$äñişëR¨èLîF~ Şanışer Kolik
Takım : Mesaj Sayısı : 85 Kayıt tarihi : 02/12/09 Nerden : TepeciK :D
| Konu: PİT10 RÖPÖRTAJ (: Çarş. Ara. 02, 2009 11:45 pm | |
| 0 yıl boyunca underground diye tabir ettiğimiz yeraltından çalışmalarını sürdüren ve Türk Rapine kazandırdığı her albüm ile kitlesini arttıran Pit10, kısa süre önce ilk bandrollü albümü ile yeryüzüne merhaba dedi. Hiphop camiasının yanı sıra "Ses Çıkarma" ve "Ortam Kızı" gibi hitleriyle diğer müzik camiaları tarafından da beğeni ile karşılanan ve kitle edinen Pit10, "En Sevilen Nefret Edilen Adam" ünvanını bandrollü albümünde de sürdürmeye devam ediyor. Deniz Gürzumar, Beta ve Zeynep Sağdaş'ın kendisine eşlik ettiği albüm üzerine Pit10 ile bir röportaj gerçekleştirdik. Albümün perde arkasına, kliplere, yaşanan basın olaylarına ve Pit10'un görüşlerine yer verdiğimiz bu röportajı Hiphoplife üyelerine sunuyoruz.
Kısa süre önce ilk bandrollü albümünü piyasaya sundun. Albümün hazırlanma sürecinden, satışlardan ve gelen tepkilerden bahseder misin ?
Albüm yaklaşık 1 senede hazırlandı. Uzun sürmesinin nedeni albüm için yapmış olduğum neredeyse bir albümlük daha parça olması ve aralarından elenmesiydi. Yaptığım underground albümlere göre sözler, vokaller, altyapılar.. vb açılardan çok daha üzerine düşülmüş bir albüm oldu. Satışlara gelince, şu an en çok satan 3. Türkçe rap albümü, ancak bu bir memnuniyet yaratmıyor çünkü sattığının 1000 katı korsan olarak temin edildiğini biliyorum. Gelen yorumlar ise iyi yönde. Rap dinlemeyen bir çok insan albümü beğenerek dinliyor. Bu da esas ............. gerçekleştirmek açısından büyük bir adım diye düşünüyorum.
Bir önceki albümünde dava sürecinden dolayı firmaların sana yanaşmadığından bahsetmiştin. Bandrol süreci nasıl gelişti anlatır mısın ?
Aslında durum halâ çok farklı değil. Albümün basımını ben üstlendim. Dolayısıyla firmam ile aramda bir anlaşma yok. Tabi ileriki günler ne gösterir bilinmez, umarım üzerime oynanır.
Albümün en dikkat çeken noktalarından birisi de kapağı. Kapak konsepti kimin fikriydi ?
Kapak fikrini albüm ismine ve konseptine istinaden Tunç Dindaş ve Serkan Eldeklioğlu ile beraber geliştirdik. Fotoğraf Serkan Eldeklioğlu'na, tasarım ise Tunç Dindaş'a ait. Bahsedilen ise; sanırım açıklamaya gerek yok, gayet net.
Altyapılarda kimlerin imzaları bulunuyor ?
Altyapılar ağırlıklı olarak Olympos Production bünyesinden Pesky Secret ve Taner Boğa'ya ait. Bunun dışında iki parçada Peak Production'dan Can Kazaz ve bir parçada da Life and Death Productions'dan Menace 99 imzası var.
"ESNEA" önceki underground albümlerine göre hızlı altyapılarla yazın ritmine ayak uyduran ve popüler kültüre daha yakın duran bir albüm olmuş. Bu stratejiden bahseder misin ?
Aslında tam olarak böyle değil. Yaza ayak uyduran bir albüm olmasından ziyade rap dinlemeyen insanların da ayak uydurabileceği bir albüm. Tabi bunu yaparken tavrımı değiştirmedim. Halâ belirli amaçlar doğrultusunda ilerliyorum, halâ bazı şeylerin karşısında duruyorum ve muhalif tavrımı koruyorum. Albümde de bunları net bir şekilde belirtmekten çekinmedim. Ticaret için makam yalakalığı yapmadım. Ya da tüm albümde çiçekten böcekten bahsederek toz pembe ticarî bir albüm yapmadım. Çünkü benim amaçlarım var ve rapin her zaman en özgür müzik olduğunu savunmuşumdur. Dolayısıyla ifade etmek istediklerimi kullanabileceğim maksimum özgürlük çerçevesinde, kaygısızca ediyorum.
Camiadaki En Sevilen Nefret Edilen Adam ünvanın hakkında ne düşünüyorsun ?
Yakışmış değil mi : ) Benden nefret eden insanlar beni seven insanlara daha iyi işler sunmam için gereken adaptasyonu sağlıyor. O yüzden iki tarafa da teşekkür ederim : )
"En Sevilen Nefret Edilen Adam" şarkısında yine Pit10 vs Server karşılaştırması yapıyorsun. İnsanlar Server'i tanısalar Pit10'a tercih ederler mi ?
Aslında gerçekten Pit10 ve Server iki ayrı karakter gibi oldu. 2005 yılına kadar Pit10 Serverdi fakat camianın üzerime diktiği kıyafeti giydim. Çünkü giymemi istediler, geri çevirmedim. Beğendiniz mi ? Bir kaç sene sonra bir canavar yarattık diyeceksiniz. İnsanlık namına Server tercih sebebidir. Ancak Server'i sadece yakın çevrem tanır.
Çıkış parçan "Beni Burdan Çıkarın" a dikkat çekici bir klip çektin. Klipten ve kamera arkasından bahseder misin ?
Klip Kubilay Kasap yönetmenliğinde çekildi. '40lar ile '70ler arası bir konsepti postmodern bir biçimde işledik. Neticede orijinal bir iş çıktığını düşünüyorum. Farklı yani, en önemlisi de farklı olması.
Klip ile ilgili kanallarda sansür konusu gündeme geldi ancak sonradan atlatıldı sanırım. Bu konu hakkında bilgi verir misin ?
Ben açık konuşmak istiyorum. Klip Power Turk ve MTV hariç tüm kanallarda döndü, halâ bir çok kanalda dönmeye devam ediyor. Neden Power Turk ve MTV'de dönmedi? Çünkü Power Turk hem radyosunda hem televizyon kanalında rap müziğe yer vermiyor, bu konuda yapabilecek bir şey yok. MTV ise Rtük'ten korktuğunu açıkça belirterek klibi yayınlamak istemediğini söyledi. Nedeni ise şarkıda geçen "popo" kelimesiydi. Hem de televizyonlar popodan geçilmiyorken. Keşke popo diyeceğime klipte popo kullansaydım, o zaman zevkle yayınlarlardı sanırım. Bu gün bir çok reklam jingleında "popo" kelimesi geçiyor, üstelik bebek reklamları.. Bebeği olan tüm aileler bilir ki bu reklamlar başladığında çocukları ekrana kitlenir. Yani 1-2 yaşındaki çocuklar popo kelimesini televizyondan öğreniyorlar. "Popo popolin popolin popolin popoya" Şimdi ben "popo" dedim diye mi sorun oldu ? Ben şarkılarımda insanlara doğru şeyler veriyorum, doğru yönlendirmelerde bulunmaya çalışıyorum. Bu gidişat hiç normal değil. Şarkılarımdaki popo ya da kıç kelimelerine takılacaklarına içinden geçirdikleri cümlelerin anlamlarını düşünseler daha zekice olur.
Bu şarkı hakkında Sabah Gazetesi'nin Günaydın ekinde bir yazı yazıldı. Bu konu hakkında bilgin var mı ve neler söylemek istersin ?
Bilgim var, okudum. İsmimim yanlış yazılması dışında bir problem yok. Şarkıda söylediklerim belirtilmiş, tabiî ki arkasındayım.
İkinci klibi hangi şarkıya çekmeyi düşünüyorsun ?
Aslında Ortam Kızı'na çekmek istiyorum, ancak bu işi sponsor olmadan yapmam zor gibi gözüküyor. Sponsor bulunduğu takdirde çok güzel fikirlerim var.
Trendy adlı dergiye ithafen yazılmış bir şarkı bulunuyor. Öncesinde de yazışmalar ile dergi editörüyle aranızda bir diyalog geçmişti. Şarkı hakkında bilgi verebilir misin ?
Editör ile aramızdaki diyalogları beni takip edenler bilirler. Çünkü herkese açık ortamlarda geçti diyaloglar. O dergisinde editör köşesinde yazdı, ben de facebook fan sayfama ve myspace'ime yazarak cevap verdim. Ancak görülmeyen bazı diyaloglar da var. O da kendisine internetten verdiğim cevap yazısından sonra beni arayıp sarf ettiği cümlelerdir. Kendisi bana röportajı kaldırtmamamın (!) nedeni olarak 70 milyonun (!) karşısına çıkmamın hoşuma gideceğini söyledi. O dergiyi 70 milyon mu okuyor ? Yapma yahu. Her neyse, bunun dışında bu telefon görüşmesinde bana yükselttiği ses tonuyla çirkin ithamlarda bulunmasından sonra ben de aynı gün bu şarkıyı yaptım. Kendisi benimle olan kişisel sorununu dergisine editör yazısı olarak yazdığı için ben de onunla olan sorunumu şarkı olarak yasal albümüme koydum. Ama onun yazısını 70 milyon okumadı. Ne yazık ki benim albümüm 1 ay içinde onun aylık tirajının 2-3 katı fazla dinlendi. Fatality!
Şarkı sonrasında dergiden herhangi birisi ile görüştün mü, sana bir cevap verdiler mi ?
Görüşmedim. Dergiye yine editör yazısı olarak bir şeyler yazmış. Teşekkür etmiş. Rica ederim.
"Işıkları Kapatınca Tüm Bedenler Aynıdır" diye bir sözün var. İlişkilere bakış açın nasıldır ?
Günümüzde her şey gibi ilişkiler de genel olarak materyalizme dayanıyor. "Aşk" kavramının ve duygusunun yavaş yavaş dünyadan silindiğini görüyorum. Dolayısıyla bir çok kişi için ışıkları kapatınca tüm bedenler aynıdır.
Protest tavrınla gündemdeki olayları şarkılarında eleştiren bir isimsin ancak bandrollü albümünde alıştığımız sertlikteki bu tarz şarkılara rastlayamıyoruz. Bunun sebebi şarkıların sonrasında başına gelen olaylar mı ? Nitekim En Sevilen Nefret Edilen Adam şarkısında "ürperdim" diyorsun.
Albümde bir bandrollü albüme göre oldukça büyük bir protest tavır var aslında. Lâkin bahsettiğin şey siyasî parçalar ise, evet albümde doğrudan siyasî bir parça yok. Başıma gelenleri insanlar az çok biliyor. Beni hapse atmak istediler, mücadele verdim. Yıprandım. Ailem de yıprandı ki bu benim için benim yıpranmamdan daha önemli. Bilinen parçayı yaptığımda 17 yaşında, yargılandığımda 18 yaşındaydım. 18 yaşında bir çocuğu hapse atmaya çalışmak ürpertici değil mi ? Hani demokrasi ? Hangi demokrasi ? Durumları ve düşünce yapıları bu yöndeyken şu an yapmaya çalıştıkları "demokratik açılım" ne derece samimi ? Demokratik açılımın önce eleştiri kaldıramayan zihniyetlere yapılması lazım.
"Külfet" şarkısını da bir sorun olabileceği için mi albümden çıkardın ?
Olabilmekten öte oldu bile : ) her neyse, şarkıyı albüme almayı gerçekten çok istemiştim ancak aldığım takdirde büyük ihtimal albüm toplatılacaktı ve bu kadar emeğim boşa gidecekti. Dolayısıyla albümden çıkardım ancak bir yandan insanlarla paylaşmak da istiyordum. Bu yüzden şarkıyı internette yayınladım.
Metropol adında İstanbul'u betimlediğin bir çalışman bulunuyor. Daha önce İstanbul'u konu ettiğin şarkılar vardı ancak hiç bu açıdan yaklaşmamıştın ?
İstanbul tek bir açıdan anlatılıp tek bir şarkıya sığmayacak bir şehir. Hatta şehirden öte bir kavram bile diyebilirim. Dolayısıyla bu konuda yaptığım her parçada bu şehri farklı açılardan ele alıyorum.
Metropol’un nakaratında denediğin soft vokale daha önceki çalışmalarında rastlayamıyoruz. Kayıt sonrası nakarat hakkında neler düşündün, bu deneysel nakaratların devamı gelecek mi ?
Deneysel nakarattan ziyade genel olarak deneysel işlerin devamı gelecek. Orijinal olmak benim için çok önemlidir. Bu yüzden sürekli kapasitemi zorlayarak aşmaya ve özgün işler çıkarmaya çalışıyorum.
Ortam Kızı'nı albümde farklı iki versiyonla görüyoruz. Alıştığımız lirikler bandrollü albümde yer almıyor oysa o şarkı bayağı tutmuştu. Neden değişiklik yaptın ?
Biz o şarkıyı Deniz ile beraber yarım saatlik bir süreçte vakit geçirmek için yapmıştık. Şaşırtıcı derecede tuttu. Bir yandan da "Mert İçgören" ismi ile yayılıyordu. Kendisinin bu duruma kayıtsız kalması da cabasıydı. Albüme şarkıyı koymamın nedeni şarkının haklarını tescillemek oldu. Yapmışken de daha iyisini yapmak istedim, bu nedenle sözleri değiştirdim. Zaten okuyuş tarzım 2006 yılından bu yana çok değiştiği için eski sözleri okuyamazdım.
Yeni Ortam Kızı eskisi kadar çok tutmadı sanırsam ?
Klip çekebilirsem görürsün : )
Zeynep Sağdaş ile uzun zamandır beraber çalışıyorsunuz. Albümde "Son Sözüm" ve "Tüm Bedenler Aynıdır" adında iki de slow çalışmanız bulunuyor. Zeynep Sağdaş ile olan tanışıklığınızdan ve bu şarkılardan bahseder misin ?
Zeynep Sağdaş yaptığı işi çok beğendiğim bir sanatçı. Çok da sevdiğim bir arkadaşım. İyi anlaştığımız ve müzikal olarak birbirimizi anlayabildiğimiz için de beraber yaptığımız her işin iyi olduğunu düşünüyorum. Albümdeki bu iki şarkıya da eşlik ederek çok güzel bir hava kattığını düşünüyorum.
Ebru Destan düeti ile de pop piyasasında tanınan birisin. Bu albümden sonra seninle çalışmak isteyen isimler oldu mu ?
Oldu tabîi ki. Ancak ince eleyip sık dokuma kararım var. Ortaya çıkacak olan işin öncelikle benim içime sinmesi için şu ana kadar gelen tekliflere negatif cevap vermek durumunda kaldım.
Bundan sonra çalışmalarına yerüstünden mi devam edeceksin ?
Yer altının en üstünde mi olmak yoksa yer üstünün en altında mı olmak.. Bu çok zor. Şu an herşey başa alınmış gibi, her şey sıfırlanmış gibi. Yeni bir camiaya girdim ve '99 senesinde yeraltında başlattığım tırmanışı şimdi yer üstünde başlattım. Sabredebildiğim takdirde çok şey değişecek. Ancak ben yasal çalışmalarımın yanı sıra yeraltı müziği yapmaya da kesinlikle devam edeceğim. Çünkü yeraltında özgürüm. Ve benim için müzik özgürlük varsa müziktir.
Albüm sonrası konserler olacak mı ve organizasyonlarında seni görmek isteyen organizatörler sana nasıl ulaşabilirler ?
Elbette önümüzdeki zamanlarda konserler olacaktır. Şu an teklifleri değerlendiriyoruz. Organizatörler menajerim Cenk Alptekin'e 0544 572 00 34 no'lu telefondan ulaşabilirler.
Olympos'un son durumu ve gelecek projeleri hakkında bilgi verir misin ?
Olympos artık bir Hip Hop prodüksiyon ortamı oldu. Aramıza 2 saygıdeğer aranjör Taner Boğa ve Pesky Secret katıldı. Ben ise mix ve mastering konusunda kendimi hayli geliştirdim. Yani bu ülke için gerçek anlamda üst düzey bir hip hop prodüksiyonu yapıyoruz. Bu sene okulda son senem. Okul bittikten sonra işler daha ciddi bir hâl alacak.
Eklemek istediğin bir şey var mı ?
Yakında Türkiye müzik endüstrisinde bir Hip Hop devrimi olacak. İlk nesil bunu başlattı. Bizler 2. nesil olarak birbirimizi yemeyi bıraktığımız takdirde çok daha üst noktalara taşıyacağız. Arkamızdan gelecek olan 3. nesil ise bu konumu kalıcı kılacaktır. Herkese selamlar, sevgiler.
Ortam kızı ayıp gelebilir ama bu şarkının ismi özür dilerim.. | |
|